Hüsamettin URFALIER

Hüsamettin URFALIER

Kayseri, Köşe Yazısı, Hüsamettin Urfalıer, Yazar

MAZİYE GÖTÜREN ESKİ KAYSERİ DEYİMLERİ

Değerli okuyucularım bu yazıyı kaleme almamın sebebi halkımızın ortak varlığını teşkil eden “Kayseri Ağzı Sözcük ve Deyimlere” dikkat çekerek, bu kültür mirasımızın nesilden nesile aktarılması uğruna karınca kararınca çorbada benim de tuzum bulunsun gayretidir. aşağıda yer verdiğim deyimleri bana hediyesi olan “Kayseri Ağzı-1 Deyimler” adlı kitabından aldığım, çok kıymetli hocam merhum Kazım Yedekçioğlu’nu rahmet ve özlemle anıyorum.

  A-Dilin Kullanımından Doğan Türleri :

1-Dil : Aynı milletten oluşan toplumların anlaşabilmesini sağlayan iletişim aracıdır.

2-Lehçe: Bir dilin farklı ülkelerde farklılıklar gösteren koludur.

Ör: İstanbul'da gelirim, Türkistan’da kelür men denir.

3-Aksan: Bir ülke halkına özgü vurgulama özelliğidir. Ör:Arap aksanıyla İngilizce

4-Ağız: Bir dilin aynı ülkenin farklı yörelerinde kullanılan farklı varyasyonlarına denir.

5-Jargon: Belli meslek grubu içerisinde sadece meslektaşların ortak kullandığı dildir.

            B-Kayseri Ağzı Deyimlerden Örnekler:

1-      Ağzına Çarşamba Tuzu Koymak: Karşısında konuşanı ağır sözlerle susturmak.

2-      At Yerine Eşşek Bağlamak: Ayrılan değerli birinin yerine, değersiz birini getirmek.

3-      Din Din Dimedim Din: Önceden söylemiş olduğunu sonra işine gelmeyince inkar edersin.

4-      Dört Diyon Dokuz Diyon, Topluyon Otuz Diyon: Ne dediği belli olmayanlara söylenir.

5-      Gödeni (Göde) Büyük: Orantılı bir beden yapısı bulunmayan, kısa-şişman, obur, hastalıklı kimse anlamında olup, aşağılamak için kullanılır.

6-      Güllü Ali’de Kendini Beğenir: Kendi özrünü görmez, kendini herkesten üstün görür.

7-      Hamamda Deli Var: Delinin biri hamamdan çıkmış, içerde deli var diye bağırıyormuş, oysa sözünü ettiği deli kendisi imiş.

8-      İşin Yoksa Ne Aran Abdullanın Hayatında: Uygun olmayan yerlerde gezene söylenir.

9-      Kerameti Kendinden Bilmek: Başka bir etkenle kavuştuğu iyi durumu kendi çabasının verimi veya değerinin karşılığı sanmak.

10-  On Parmağında On Yağlı Kara: Herkesi lekeleme huyunda olan.

11-  O Da Gitti Bir Top Bezinen: İş başından, yerinden uzaklaştırıldı.

12-  Sapı Silik: İtibarsız, şahsiyeti gelişmemiş.

13-  Sen De Az Zamanın Hatice Ablası Değilsin : Deneyimi fazla, herşeye aklı erene söylenir.

14-  Tatlı Bayram Etmek: Herkesin ağzında konuşulur olmak, değeri kalmamak.

15-  Ununda Değil, Ününde Olmak: Yaptığı işi zararını düşünmeden,ün getirsin diye yapmak.

16-  Vardığın Dobada Yediğin Sarı Kabak: Bir işte acemi olduğu halde olduğundan başka türlü görünmek, övünmek isteyenleri alaya almak için söylenir.

17-  Yüzünün Gönü Bağdat’a Açık: Utanma arlanma duygusu yok, bayağı kimse.

18-  Zevahiri Kurtarmak: İşini göstermelik yapmak.

PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×